3 Eylül 2015 Perşembe

MARTI JONATHAN LIVINGSTON / RICHARD BACH

               Size bugün muhteşem bir öyküyle günaydın demek istiyorum. Ve hemen öykümüzü anlatmaya başlıyorum. 


          Martı Jonathan ,tıpkı diğerleri kadar normal bir martı. Fakat düşünceleri davranışları diğer martılardan çok farklı. 

          Martıların geneli yemek bulmak aç kalmamak için uçarlar. Artık uçmak onlar için karın doyurmaktan başka bir şey çağrıştırmamakta. Ancak Martı Jonathan, uçmanın onlara verilen bir hediye olduğunu düşünmektedir. 


         Uçmaya kafayı öyle bir takmıştır ki gerekirse aç kalıp sabahtan akşama kadar çalışmaktadır. Derken en son Jon sürüden atılır. Aslında bu üzücü bir şeydir ama Jon'un kurtuluşu ve geleceğinin şekilleneceği bir dönüm noktasına dönüşür. 

         Çok güzel bir başlangıç yapar ve hayallerine kavuşur. Kendisi gibi düşünen martılara ulaşıp onların geleceğinin de şekillenmesine yardımcı olur. 

         Ben dördüncü bölüm ilaveli olan kitabını okudum. Gayet güzel bir öyküydü. Çok güzel ders çıkarılabilecek bir kitap. Okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız zaten. 

         Kitaptan beğendiğim bir kaç cümleyi sizinle de paylaşmak isterim:


  • Eğer ne yaptığını biliyorsan her zaman başarırsın. Başarmak için ne yaptığını bilmek gerek.
  • En doğru yasa bizi özgürlüğe götürecek olandır.
  • Ya şeytan olmalısın yada Tanrı.
  • Yöneticilerin ve ritüellerin gücü, yavaşça, çok yavaşça, istediğimiz gibi yaşama özgürlüğümüzü öldürecektir. 
  • Acaba biz, dünyamızda ki özgürlüğün bitişini izleyen martılar mıydık?
          Çok güzel değil mi?


    Güzel günler dilerim...



          

          

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder